SURİYE MESELESİ
Peter Zwack (Emekli
Tümgeneral, Amerikan Savunma Bakanlığı eski yetkilisi ve Rusya ataşesi; şu anda
Milli Savunma Üniversitesi Milli Güvenlik Araştırmaları Enstitüsünde
Rusya-Avrasya kıdemli uzmanı)
The Cipher
Brief, 1.4.2016
Tercüme: Zahide
Tuba Kor
Rusya’nın
Ortadoğu’daki kısa ve uzun vadeli hedefleri neler? Bu hedefler son dönemlerde
bölgedeki Rus faaliyetleriyle ne ölçüde uyuşuyor?
Rusya ve SSCB
1970’ten beri Suriye’de bulunuyor [Z.T.K. aslında ilk defa 1954’te
Çekoslovakya üzerinden Suriye’ye silah satışıyla SSCB, Arap ülkeleriyle yakın
ilişkiler kurmaya başlıyor] ve özellikle 1972’de [Z.T.K. Sovyet
askeri danışmanlarının] Mısır’dan kovulmasının ardından Suriye daha da
önemli bir hale geldi. Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana Suriye, eski
Sovyet coğrafyası dışında bir Rus üssünün bulunduğu tek ülkeydi. Rusya
Suriye’de istikrarlı bir Baas rejimi istiyor, Esed’in iktidarda kalması
tercihi; ama bu, tamamen kendisini ona bağladığı anlamına gelmez. Rejimin
düşmesinin bölgeye tamamen kaos, radikalizm ve parçalanma getireceğine iyice
kani olmuş durumda. Doğu Akdeniz’deki varlığını sürdürmek istiyor. Öyle
görünüyor ki kısa vadede bunu başardı. Geri çekileceğini ilan etmesine rağmen
S-400 hava savuma sistemlerini konuşlandırdığı Suriye’deki varlığının gözle
görünür bir şekilde değişeceğini falan beklemeyin.
Ortadoğu’daki
Rus faaliyetleri Amerikan çıkarlarıyla çelişiyor mu? Eğer çelişiyorsa ABD ne
yapabilir?
Her iki ülke de
radikal Sünni bir İslami geçiş hükümetine karşılar. Aralarındaki temel
farklılık şu ki 2011’den beri ABD, eli kanlı Esed rejimini iktidardan düşürmeyi
taahhüt ederek kendisini bağladı; Ruslar ise buna tamamen karşılar. Her iki
ülke de IŞİD’i ana tehdit olarak görmekle birlikte, Rusların temel hedefi Esed
rejimini tehdit eden isyancılar olageldi; ABD ise IŞİD’e karşı baskı yapıyor.
Bu, zaman zaman birbiriyle örtüşen, ikili, epeyce “hareketli” mücadeleler
aslında potansiyel olarak oldukça tehlikeli; Rus SU-24 uçağının Türk F-16’ları
tarafından vurulmasında gördüğümüz gibi. Rusya’nın İran ve Hizbullah’ın da
aralarında olduğu bölgedeki müttefikleri ve vekilleri ABD’nin Türkiye ve Suudi
Arabistan gibi müttefikleri ve ortaklarıyla doğrudan bir mücadele içinde. Bu da
mevcut zorlu durumu daha da karmaşıklaştırıyor. Kürt ikilemi ise daha da
içinden çıkılmaz bir hale sokuyor.
Ortadoğu’da iş
tutmaya sıra geldiğinde Rusya’nın ve tabii ABD’nin avantajları ve
dezavantajları nelerdir?
Rusların
geleneksel faaliyet alanı (eski Sovyet coğrafyası) dışında, bu denli sağlam ve
dikkatlice ayarlanmış bir askeri harekata girişme ve onu sürdürme kabiliyetleri
doğrusu bizi şaşırttı. Ancak bu agresif askeri varlık, bir yandan Rusya’nın giderek
artan zorlu ve iddialı küresel rolüne dair bir küresel ve yerel bilinç örerken,
diğer yandan içinden çıkılamayan birer bela olan Suriye İç Savaşı ve bölgesel
Sünni-Şii mezhep savaşında –zaman içinde– bir yüke/engele de dönüşebilir.
İşte bu
gerçekliğin farkında olarak Rusya, kısa süre evvel Suriye’den bazı askeri
ekipmanını geri çekeceğini ilan etmiş olabilir – ki bu yine ona gerek
uluslararası alanda gerekse yurtiçinde çok olumlu bir medya propagandası imkânı
sağladı. Rusya’nın sınırlı askeri ve mali kaynağını çeken çok şey var. Bu
kaynaklar, gerek Ukrayna’nın doğusunda hiç bitmeyecek gibi görünen toplumsal,
mali ve pek de rağbet görmeyen ayrılıkçı çıbanın gerekse petrol fiyatlarındaki
tarihi düşüşle ve yüksek enflasyonla hayatta kalma mücadelesi veren bir
ekonominin baskısı altında. 2014’ten beri hayat kalitesi düşen kendisini
destekleyen ve sıkıntılara katlanan nüfusunu sağlama almaya çalışırken Rusya,
zamanla bütün bu faaliyetlerini sürdürmekte de zorlanacaktır.
ABD ise bir
yandan Suriye ve Irak’ta IŞİD’le savaşırken diğer yandan daha evvel ilan ettiği
Esed rejimini devirme politikasının meydan okumasıyla boğuşuyor. Bu, Rusya’nın
Baas rejimini iktidarda tutma niyetiyle tamamen çelişiyor. Her iki tarafın da
–müttefikleriyle, ortaklarıyla ve vekilleriyle birlikte– bölgesel çıkış için
bir çözüm üzerinde uzlaşamaması, ABD ile Rusya’nın –kendilerini tehdit eden
bölgesel istikrar ve radikal İslamcı militan grupları mağlup etme de dâhil–
asli ortak çıkarlarına odaklanmalarını zorlaştırıyor.
Ortadoğu’da ABD’yle
Rusya’nın muhtemel işbirliği alanları nelerdir?
Devam eden
uluslararası ve bölgesel müzakerelerde ve kırılgan ateşkeste neler olup
biteceğini bekleyip görelim. Başta bölgesel ve uluslararası radikal Müslüman
terörünü etkisiz hale getirme ortak kaygısı olmak üzere, büyük strateji (grand
strategy) bağlamında ABD ve Rusya’nın ortak noktaları çok fazla. Gerek
Sünni-Şii mezhep çatışmasını ülke ülke bertaraf etmek gerekse Suriye İç
Savaşı’ndaki şiddetin en kötüsünü bastırmak için bölgesel olarak birlikte çalışmak
her iki ülkenin de çıkarlarına olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder