5 Haziran 2016 Pazar

D.IGNATIUS - MUSUL SAVAŞI YAVAŞ VE KIRILGAN BAŞLIYOR


MUSUL SAVAŞI YAVAŞ VE KIRILGAN BAŞLIYOR

David Ignatius (Ödüllü gazeteci ve kitapları en çok satanlar listesinde yer alan casusluk romanı yazarı. Aynı zamanda 25 senedir Ortadoğu’yu ve CIA’yi yakından takip eden Washington Post gazetesi köşe yazarı)
Washington Post, 28.4.2016


Tercüme: Zahide Tuba Kor

(…) Irak ordusunun bir ay evvel burayı ele geçirmiş olması bekleniyordu; ancak saldırı püskürtüldü.

Musul savaşının Dicle Nehri boyunca bunun gibi İslam Devleti mevzilerinin ele geçirilmesiyle başlaması gerekiyordu. Ama Irak ordusu, en-Nasr gibi küçük ve fakat iyi tahkim edilmiş bir köyü almak için dahi henüz hazır değil. Bu şartlar altında Obama yönetiminin ümit ettiği üzere Musul’un bizzat kendisinin yıl sonuna kadar temizlenebileceğini hayal etmek zor görünüyor.

Musul savaşının harekât toplanma merkezi Mahmur. Irak ordusundan bir birlik, Kürt peşmerge savaşçılarıyla birlikte, karargâhını orada kurmuş durumda. Amerikan savaş danışmanları da Mahmur’da bulunuyor, her ne kadar perşembe gününe kadar ortalıkta görünmeseler de.

Musul saldırısının Iraklı komutanı Tümgeneral Nacim Abed el-Cuburi diyor ki “Birliklerimin sayısı sınırlı, 5000 kişiden oluşuyor.” Ama Cuburi bunun altı katı bir kuvvete ihtiyacı olduğunu ve saldırı planının da Musul’u dört bir taraftan vuracak şekilde hazırlanması gerektiğini söylüyor. Son dönemde Bağdat’taki siyasi kaos ordunun da moralini bozdu ve planlamayı daha da zorlaştırdı, diyor Cuburi ve ekliyor: “Doğru yolda ilerlemeye çalışıyoruz, ama Irak’taki yozlaşma o kadar derin ki.”

Amerikan hava gücü, bu hafta içinde yakındaki bir köy olana Mahana’yı Iraklıların ele geçirmelerine yardımcı oldu. Iraklılar içeriye girebildiler, neredeyse hiç direnişle karşılaşmadan. Irak’ta artan Amerikan kuvvetleriyle ilgili olarak Cuburi, “Biz her zaman bir ekibiz” diyor. 

Musul’da saldırının kendisinden ziyade [IŞİD’den temizlenmesinin ardından] sonrasında ne olacağı çok daha büyük bir problem teşkil edebilir. Mahmur’daki Kürt birliklerinin komutanı General Necat Ali diyor ki, İslam Devleti’nin çıkarılmasından sonra bu büyük, çok etnili şehrin nasıl yönetileceği konusunda şimdiden siyasi bir anlaşmaya varılması lazım. “Korkuyoruz, Musul’u kurtardıktan sonra nasıl yöneteceğiz” diye de ekliyor. (…)

Kürtler Irak’taki muhtemelen en sert savaşçılar ve İslam Devleti’ne karşı en büyük başarıyı elde ettiler. Ama ön cephelerine gerçekleştirdiğim kısa ziyaret sırasında keşfettim ki Kürtlerin ellerindeki silahlar yetersiz, ağır silahlara ve mühimmata son derece ihtiyaçları var.

Vadi Mashar’da Kürtlere ait bir tepedeki gözetleme noktasında Korgeneral Tahir Arguşi, neredeyse her gün birliklerine Nasr’dan ateşlenen roketlerle ve havan toplarıyla saldırı düzenlendiğini ve hatta geçen sene hardal gazıyla saldırıldığını anlattı. Ama buradaki Kürtlerin ağır topları veya roketleri, kimyasal silaha karşı uygun kıyafetleri yok; keza düzenli bir şekilde radikallere karşı-ateş açmak için yeterli mühimmatları da bulunmuyor.

Kürtlerin Irak ordusundaki ortakları acaba iyi savaşçılar mı diye sorduğumda Arguşi, “İyi denemez” cevabını veriyor ve Irak ordusunun, elindeki bol miktarda silaha, mühimmata ve Amerikan hava desteğine rağmen sınırlı ilerlemeler kaydettiğini söylüyor.

Erbil’deki karargâhında görüştüğüm Kürdistan Bölgesel Yönetimi milli güvenlik müsteşarı ve istihbarat başkanı Masrur Barzani diyor ki “Irak düzenli ordusu, sizi temin ederim ki, bu işi yalnız başına yapabilecek bir durumda değil.” Mahmur bölgesi bir an evvel Irak ordusu tarafından temizlenmeli ki Musul şehri, Kürt kuvvetlerin çoktan ele geçirmiş olduğu kuzeyden, doğudan ve batıdan olduğu kadar güneyden de kuşatılabilsin.

Barzani hazırlıkların gerek askeri gerekse siyasi cephede yavaşlığından endişeli: “Musul’un geri alınmasıyla ilgili planın ne olduğunu sorduk. Irak ordusunun ya hala bir planı yok yahut bizimle paylaşmak istemiyor.”

Kürt kuvvetler Musul operasyonuna istekli olsalar da Barzani diyor ki, Arap bölgelerde öncülüğü alamayız. Arap’ı, Kürt’ü ve Türkmen’iyle, Sünni’si ve Şii’siyle, Hristiyan’ı ve Yezidi’siyle nüfusu karışık olan bu şehri yönetmenin gelecekteki zorluklarına da dikkat çekiyor: “Siyasi bir anlaşma olmalı ki Musul’un tüm unsurları orada mutlu olsun ve yaşayabilsin.”

Bazı Iraklı yetkililer, Musul’da İslam Devleti’ni kovmak için yerel nüfus arasında bir isyan baş gösterdiğinden ümitli bir şekilde bahsediyorlar. Barzani “Bu bir hüsnükuruntu” diyor. Saldırının başarılı olacağından emin hale gelmeden Musul halkı kendisini ateşe atmaz diye de açıklıyor.


Bu savaşta Obama yönetiminin payına ilişkin dramatik bir emare Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın perşembe günkü sürpriz Bağdat ziyaretiyle ortaya çıktı. Musul’a saldırı, Amerikan destekli operasyonda nihai an olacak; ama savaş alanından gelen kanıtlar gösteriyor ki başarılı bir saldırı için önümüzde nice aylar var.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder