29 Mayıs 2017 Pazartesi

M.BEHRAVESH: SURİYE'NİN DOĞUSUNDA YENİ BÜYÜK OYUN



SURİYE DOĞUSU İÇİN ÇEKİŞME: YENİ BİR BÜYÜK OYUN

Maysam Behravesh (Lund Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi araştırmacısı ve Siyaset Bilimi doktora adayı; BBC Farsça da dahil Farsça basın için düzenli olarak yazılar kaleme alıyor)
Middle East Eye, 28.4.2017

Tercüme: Zahide Tuba Kor

İslam Devleti’nin Suriye’nin doğusunda bıraktığı boşluğu kimin dolduracağı ülkenin kaderini de belirleyecek.
Suriye rejiminin 2016 Aralık’ında Halep’i geri alması ve bunun sonucu olarak ana isyancı güçlerin İdlib’e itilip köşeye kıstırılmasından sonra Suriye İç Savaşı’nda gidişat kesin olarak rejimin lehine döndü.
(…)
Ülkenin batısındaki çatışmalar rejim yanlısı eksenin lehine değişse de Rakka ve ülkenin doğu ve güneyinde İslam Devleti’nin elindeki diğer alanlarda yürütülen savaş daha henüz yeni ivme kazandı.
Rakka ve Deyrezzor vilayetlerinin zengin doğal kaynakları ve Türkiye ile Irak’a coğrafi yakınlığı bağlamında stratejik önemi dikkate alındığında, doğudaki savaşın sonucu ve İD kontrolündeki bölgelerde örgüt çıkarıldıktan sonra doğan boşluğu kimin dolduracağı, Suriye’nin egemen bir devlet olarak geleceğini önemli ölçüde etkileyecek.
(…)
Sınırın öte tarafında Irak birlikleri Musul’da bir zafere doğru yaklaşırken İD’in, başkentini Rakka’dan daha güneye, petrol zengini Deyrezzor’un el-Meyadin bölgesine doğru kaydırmaya çalıştığına dair haberler var.
(…)
Sahada olayların gidişatı Suriye yönetimini alarma geçirdi. 4 Nisan’da 89 kişinin ölümü ve nicelerinin yaralanmasıyla sonuçlanan Han Şeyhun bölgesine yönelik kimyasal saldırı, bana göre, Esed rejiminin doğu cephesinden dikkatleri dağıtıp buraya yönelik lojistik ve askeri hazırlıkları tamamlamak maksadıyla zaman kazanmaya amaçlı olağanüstü bir girişimiydi.
Suriye’nin batısında eli güçlense de rejim, doğu ve kuzeydoğuda doğacak muhtemel boşluğu doldurmada ABD ve Türkiye başta olmak üzere diğer oyuncuların çok daha gerisinde.
(…)
Amerikan Savunma Bakanı James Mattis’e göre, Şayrat askeri üssüne yönelik saldırıda Suriye hava kuvvetlerinin beşte biri tahrip edildi. Hemen ardından –ve belki de Esed’in imdadına yetişir şekilde– Amerikan öncülüğündeki koalisyon, muhtemel bir Rusya-Suriye misillemesinden korkarak, doğuda İD’e yönelik hava saldırılarını keskin bir şekilde azalttı.
Türk savaş uçaklarının 25 Nisan’da Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kürt savaşçılara yönelik sürpriz saldırısı da bu senaryoyla uyuşuyor. (…)
(…)
Son olarak bu gelişmeler, 17 Nisan’da İran Kara Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Kiyumers Haydari’nin artık “savunma”dan “saldırı” pozisyonuna geçeceklerine dair sürpriz açıklamasıyla aynı zamana denk düştü.
Böyle bir yapısal değişimin, arka planda İran ordusuyla Devrim Muhafızları arasında yoğunlaşan kurumsal rekabet veyahut Donald Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasıyla İran’a yönelik Amerikan ve Suudi politikalarının giderek saldırganlaşması gibi birçok neden olmakla birlikte, Suriye’de sahadaki gelişmelerle bağını görmemek gaflet olur.
(…)

Geçekten de Suriye’nin doğusundaki Rakka savaşı da dâhil daha geniş çaplı askeri seferberlik, 19. yüzyılda emperyal güçlerin Ortadoğu’daki Büyük Oyun’unu andıran bir çok-taraflı çekişme. Bu öyle bir seferberlik ki sonucu, Suriye devletinin gelecekteki statüsü, bölgesel ve küresel oyuncuların jeopolitik menfaatleri ve Suriye’deki etnik grupların siyasi tutkuları üzerinde belirleyici ve nihai bir etki bırakacaktır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder