TRUMP, SURİYE’Yİ GÜMÜŞ TEPSİDE PUTİN’E
VERİYOR
Emile Nakhleh (Emekli üst düzey CIA
istihbaratçısı; New Mexico Üniversitesi öğretim üyesi, Dış İlişkiler Konseyi
üyesi ve “A necessary Engagement: Reinventing America’s Relations with the
Muslim World” kitabının yazarı)
The Cipher Brief, 20.7.2017
Tercüme: Zahide Tuba Kor
Washington Post gazetesinin haberine göre, Trump
yönetimi 2013’ten beri yürürlükte olan Esed yönetimine karşı Suriyeli
isyancıları destekleme gizli programını sonlandırıyor. Acaba bu program Esed
yönetimine karşı koymada etkili miydi?
İki sene evvel etkili ve kısmen
başarılıydı. Öyle ki Esed, rejimini kurtarmak için Rusya’nın doğrudan müdahale
etmesini istemek zorunda kaldı. Bu programın bir diğer amacı da Washington’ın
Esedsiz bir Suriye’de ciddi olduğu konusunda Esed’e, isyancılara, Türkiye’ye,
Ürdün’e ve Körfez’dekilere bir siyasi mesaj yollamaktı.
Başkan Trump bu programı acaba
niçin şimdi sonlandırıyor? Bu karara katılıyor musunuz?
Programın etkinliğine bakmaksızın,
bu kararın zamanlamasını yanlış buluyorum. Başkan Trump, bütün taraflara,
özellikle de ılımlı isyancılara yanlış bir sinyal yolluyor (bu, muhaliflerin
kendi kaderlerine terk edildiği ve Suriye’nin sadece iki gruba –teröristlere ve
Ruslara– terk edildiğine dair olumsuz bir sinyal).
Trump somut herhangi bir kazanım
sağlamadan Ruslara ve Putin’e büyük bir taviz veriyor.
Eğer ki bu, Esed’e baskı uygulamak
için planlandıysa, şu anda programı yarı yolda bırakmak hem baskı kabiliyetini
yitirtir hem de dolaylı olarak çatışmada Amerikan rolünü önemsizleştirir ve en
önemlisi, Suriye’de Esedsiz bir siyasi gelecek inşasında ABD’nin etkin bir rol
oynama kabiliyetine darbe vurur.
Bunun Suriye’deki ılımlı
muhaliflere ve savaşın geneline etkisi neler olabilir?
Ilımlı isyancılar, Türkiye ve
Körfez’deki bazıları silahlandırmaya devam etse dahi, bir savaşçı güç olarak
artık bitmek üzereler. Suudi Arabistan’ın –Riyad’ı ve Suud ailesini şaşırtan
kraliyette veraset sıkıntıları, dahası Katar’la girdiği kabile kavgası ve
Yemen’de bir felakete dönüşen savaşı dikkate alarak– Amerikan desteği olmaksızın
isyancıları silahlandırma konusunda şevki kalmayabilir.
Çok daha kritik olan ise, bana
göre, bölgedeki ılımlı Müslümanlar arasında yol açtığı hayal kırıklığı.
Suriye’deki bu programdan çekilerek Washington IŞİD’e işgal edeceği bir alan
yaratıyor. Bu programın sonlandırılması Suriye’deki savaşın yürütülmesini kısa
vadede etkilemeyecek, ama ABD’nin Müslüman dünyayla ilişkilerinde geniş
kapsamlı, zararlı ve beklenmedik sonuçlar doğuracak.
Bu program ABD için bir “pazarlık
kozu” olarak görülüyor ve bazıları bunun başka alanlarda tavizler karşılığında
sona ereceğini söylüyordu. Bu tavizler neler olabilirdi? Bu, Suriye’nin
güneybatısında Amerikan-Rus müzakeresiyle varılan ateşkesle (tabii eğer ki
böyle bir şey varsa) nasıl bağlantılandırılabilir?
Trump, karşılığında somut bir şey
elde etmeden bu programı sonlandırmak suretiyle Suriye’yi gümüş tepsi içinde
Putin’e ve Esed’e teslim ediyor. Eğer ki Trump, Rusları Suriye konusunda büyük
tavizler vermeye ikna etmek istiyor olsaydı, isyancılara –MANPADS de dâhil– daha etkili silahlar verme ihtimalini gündeme
getirebilir ve böylelikle Putin’i ve Esed’i Suriye’nin diğer bölgelerini de
içine alacak çok daha kapsamlı bir ateşkesi müzakere etmeye zorlardı. Bu
zamanda Amerikan yanlısı isyancıları bir başına bırakmak, Trump yönetiminin
daha geniş ve stratejik bölgesel meseleleri düşünmediğini gösteriyor.
Peki, bu durum Suriye’de Rusya’nın
ve İran’ın faaliyetini nasıl etkileyecek?
Rusya’nın Suriye’de eli
rahatlayacak ve Esed de halkına zulmü ve ülkesini yıkıma uğratmayı sürdürme
noktasında kendisine yeşil ışık yakılmış hissedecek. Öte yandan Trump şunu
bilmeli ki “terk edilen” isyancılardan bazılarının ABD’yi artık güvenilir bir
müttefik ve hami olarak görmeyi bırakıp IŞİD saflarına katılması da muhtemel.
Beklenmedik sonuçlar bu çılgınca karar yüzünden dönüp dolaşıp bizi yüzümüzden
ısıracak. İran da kendisini önü açılmış ve güçlendirilmiş hissedecek. Bu karar
Rusya, Esed, İran ve Hizbullah için talih kuşu bir propaganda malzemesi.
(...)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder