11 Temmuz 2016 Pazartesi

D.IGNATIUS: İSLAM DEVLETİNİ YENMEK ONLARCA YIL SÜRECEK


NAHOŞ HAKİKAT: İSLAM DEVLETİNİ YENMEK ONLARCA YIL SÜRECEK

David Ignatius (Washington Post gazetesi köşe yazarı, ödüllü gazeteci ve kitapları en çok satanlar listesinde yer alan casusluk romanı yazarı)
Washington Post, 18.1.2016

Tercüme: Zahide Tuba Kor

 (…)
Geçen hafta Ortadoğu’daki Amerikan askeri faaliyetlerini yürüten Merkezi Komutanlığa (…) bir konferans çerçevesinde ziyaret gerçekleştirdim. (…) Burada duyduklarımı isim vermemek kaydıyla size de özetleyeceğim. Ancak duyduklarım hiç de iç açıcı şeyler değil.

Amerikalı komutanlar ne ile savaştıklarını biliyorlar (…). Son 18 aylık mücadelede cihatçılar ellerindeki toprakların %25’ini kaybettiler, ama bu zafiyetlerini telafi etmek için yaratıcı metotlar icat ediyorlar.

Bazı örnekler İslam Devleti komutanlarının becerilerini gösteriyor: Hareketlerini gizlemek için tüneller ve başka taktikler kullanıyorlar; buldozerlerde ve diğer iş makinelerinde patlayıcıları taşıyarak ve hedeflere dalga dalga yollayarak devasa boyutta bombalı araçlar geliştiriyorlar; keşif için küçük insansız hava uçaklarını etkin bir şekilde kullanıyorlar ve belki silahlı insansız hava araçları hazırlıyor da olabilirler; savaş alanında klor ve hardal gazı gibi kimyasal silahlar kullanıyorlar ve bu tarz konvansiyonel olmayan silah kullanımını daha da genişletebilirler.

Amerikalı komutanlar hâlihazırda İslam Devletinin kontrolündeki Irak ve Suriye topraklarını temizleyip elde tutmaya yardımcı olacak Sünni bir kuvvet oluşturmanın ne denli zor olduğunu öğrenmişler. Sünni aşiret liderleri ABD’ye güvenmiyorlar ve ABD’nin dayanma gücünden de kuşkulular. ABD’nin can kayıplarını önleme çabası ve “muharip kara kuvvetleri gönderme”ye direnmesi nihai bir zafer değil, çevreleme stratejisi peşinde olduğu algısını güçlendiriyor.

Sancılı öğrenme deneyimlerinden biri, İslam Devletine saldırıda yardımcı olabilecek ve ardından da bu toprakları elinde tutacak bir Suriye muhalefet kuvveti inşa etmeyi hedefleyen Pentagon’un 500 milyon dolarlık “eğit-donat” programı olmuş. Bu çaba geçen yıl, beklenen gönüllülerin ortaya çıkmaması ve programa katılanların da savaş alanında fena halde hırpalanması nedeniyle çöktü. Öğrenilen dersler arasında şunlar var: olgun savaşçılar bulup eğitmenin zorluğu, Suriye’deki değişen ve istikrarsız çatışma ortamı, Türkiye gibi kendi gündemi olan bölgesel ortaklarla çalışmanın zorluğu.

Daha derin bir ders ise Batılı normlara ve standartlara bağlı güvenilir bir askeri kuvveti eğitmenin birkaç ay değil, bir nesil alacağı. ABD’nin hızlı sonuç alma arzusu tam bir hüsran ve hayal kırıklığı oldu. Bu çatışmadaki iç karartıcı gerçeklik ise –siyasetçilerin de Amerikan kamuoyunun da kabullenmeyi en az isteyecekleri şey olan– onlarca yıl sürecek bir taahhüdün altına girmeyi gerektirmesi.

Paradoksal bir şekilde, ABD’nin kendi askeri birliklerini koruma kararlılığı, kendi kendini engelleyen/mağlup eden bir hale bürünebilir. Müttefikler ve hasımlar, Amerikan birliklerinin güvenli karargahlarında yaşadıklarını, hoş yemeklerle karınlarını doyurduklarını ve muhtemel terörist saldırılarına maruz kalmayı asgariye indirdiklerini görüyorlar. ABD müttefikleriyle birlikte savaştığını söyleyebilir, ama sahada işler farklı görünüyor. Aslında Irak ve Suriye’deki ortaklarımızla birlikte yaşamak ve savaşmak çok daha tehlikeli olacak; ama bir gün radikalleri kökten yok edebilmek için sağlam bir ittifak inşa etmenin tek yolu da bu olabilir.
(…)

Bir sonraki başkan, küresel terörist düşmana karşı genişleyen bir savaşı miras alacak. Bu düşmanla en iyi şekilde nasıl savaşılır tartışması henüz daha başlamadı bile.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder