20 Nisan 2010 Salı

GÜVENLİK DUVARLARA "EMANET"

Z. Tuba Kor, Anlayış Dergisi, Sayı: 57, Şubat 2008, sf. 78-79.

NOT: Her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir.

“SA­VAŞ­LA­RA son. Du­var­la­ra son. Dün­ya bir­leş­sin.” Bu slo­gan, So­ğuk Sa­vaş’ın sim­ge­si Ber­lin Du­va­rı’na ya­zı­lan meş­hur slo­gan­lar­dan­dı. 28 se­ne son­ra 1989 son­ba­ha­rın­da, iki ku­tup­lu dün­ya­yı bir­bi­rin­den ayı­ran utanç du­va­rı yer­le bir olur­ken ben­zer­le­ri­nin bir da­ha in­şa edil­me­me­si her­ke­sin or­tak di­le­ğiy­di. Üs­te­lik de­mok­ra­si­nin, in­san hak­la­rı­nın ve ser­best ti­ca­re­tin hâ­kim ola­ca­ğı kü­re­sel­le­şen dün­ya­mız­da mev­cut sı­nır­lar ar­tık es­ki öne­mi­ni kay­be­de­cek­ti. Se­ne 2008… Dün­ya­nın dört bu­ca­ğın­da ama özel­lik­le de Or­ta­do­ğu’nun gö­be­ğin­de utanç du­var­la­rı bir­bi­ri ar­dı­na yük­se­li­yor. Ki­mi düş­man sı­nır kom­şu­la­rı­nı, ki­mi ay­nı ül­ke­nin fark­lı et­nik ve di­nî grup­la­ra men­sup va­tan­daş­la­rı­nı bir­bi­rin­den ayı­rı­yor; ki­mi tar­tış­ma­lı top­rak­lar üze­rin­de fii­lî sı­nır­lar çi­zi­yor. Teh­di­din kay­nak­la­rı bir­bi­ri­ne ben­zer: Kâh iş bul­ma ve se­fa­let­ten kur­tul­ma der­din­de­ki ka­çak iş­çi­ler, kâh ül­ke­sin­de­ki şid­det­ten ka­çan mül­te­ci­ler, kâh baş­ta uyuş­tu­ru­cu ve si­lah ol­mak üze­re ya­sa­dı­şı mal ka­çak­çı­ları, kâh is­yan­cı güç­ler ve­ya te­rö­rist­ler (ta­bii ki çoğunlukla Müs­lü­man!). Kı­sa­ca du­var­la­rın ba­ha­ne­si, mil­li gü­ven­li­ğe yö­ne­lik dış ve­ya iç teh­dit­ler.

Şe­hir­le­ri ve ül­ke­le­ri çev­re­le­yen sa­vun­ma amaç­lı du­var­lar ve sur­lar, ta­rih bo­yun­ca dı­şa­rı­dan ge­le­bi­le­cek is­ti­la­la­ra kar­şı önem­li bi­rer gü­ven­lik ara­cı ola­rak iş­lev gör­dü. Bun­lar­dan en meş­hur­la­rı hiç şüp­he­siz, Ro­ma İm­pa­ra­tor­lu­ğu’nu her tür­lü “bar­bar” sal­dı­rı­sın­dan ko­ru­ma ama­cıy­la M.S. 2. asır­da örü­len Had­ri­an Du­va­rı ile M.Ö. 4. asır­dan iti­ba­ren ku­zey­den ge­le­bi­le­cek is­ti­la­la­ra kar­şı in­şa edi­len ve yak­la­şık 6.500 km’ye ula­şan Çin Sed­di/Sed­le­riidi. Uçak­la­rın ve fü­ze­le­rin sa­vaş tek­no­lo­ji­si­nin as­li bi­rer un­su­ru ha­li­ne gel­di­ği mo­dern dö­nem­de du­var­lar, ya­ban­cı or­du­la­rın is­ti­la­la­rı­nı ön­le­ye­me­se de gü­ven­lik ara­cı ol­ma­yı sür­dür­dü­ler. So­ğuk Sa­vaş dö­ne­min­de 1953’te iki Ko­re ara­sı­na, 1961’de ise Ber­lin’e in­şa edi­len du­var­lar, ko­mü­nist dün­ya­dan ka­pi­ta­list dün­ya­ya ka­çı­şı en­gel­le­me amaç­lıy­dı. Ku­zey İr­lan­da’da 1970’te in­şa­sı­na baş­la­nan ve uza­dık­ça uza­yan “Ba­rış Hat­tı” ise ar­tan te­rör olay­la­rı­na kar­şı Ka­to­lik ve Pro­tes­tan ma­hal­le­ler ara­sın­da yük­se­li­yor­du. 90’lı yıl­lar­dan iti­ba­ren iv­me ka­za­nan kü­re­sel­leş­me­den, ma­dun­la­rın da ni­met­len­me­ye baş­la­ma­sıy­la ve ar­dın­dan 2001’de­ki 11 Ey­lül sal­dı­rı­sıy­la bir­lik­te de­ği­şen teh­dit al­gı­la­ma­la­rı­na pa­ra­lel ola­rak du­var­lar da fark­lı iş­lev­ler­le ye­ni­den vü­cut bul­du.

Gö­çe, ka­çak­çı­lı­ğa, te­rö­re, iç ça­tış­ma­la­ra ve sı­nır an­laş­maz­lık­la­rı­na kar­şı baş­la­yan bu son du­var in­şa­sı fur­ya­sın­da hiç kuş­ku­suz İs­ra­il’in 1994-96 ara­sın­da Gaz­ze’yi, 2002’den iti­ba­ren de Ba­tı Şe­ri­a’yı çev­re­le­di­ği tar­tış­ma­lı utanç du­var­la­rı ön­cü ve mo­del ol­du. Baş­lan­gıç­ta bü­yük tep­ki­ler al­sa da, biz­zat ABD iş­ga­liy­le te­rö­ri­ze edi­len ve Sün­ni-Şii ku­tup­laş­ma­sı­na sü­rük­le­nen Or­ta­do­ğu coğ­raf­ya­sın­da önem­li bir gü­ven­lik ara­cı ha­li­ne gel­di. Ka­çak göç­men­le­rin göz­de­si ül­ke­ler de eko­no­mik kay­gı­lar­la bu ker­va­na ka­tıl­dı.

Bu­gün ABD Mek­si­ka sı­nı­rı­nın ya­nı sı­ra Bağ­dat’ın Sün­ni ve Şii ma­hal­le­le­ri ara­sın­da, Suu­di Ara­bis­tan Irak ve Ye­men sı­nı­rın­da, İran Ku­zey Irak ve Pa­kis­tan sı­nı­rın­da, Hin­dis­tan Pa­kis­tan ile pay­laş­tı­ğı Keş­mir sı­nı­rı­nın ya­nı sı­ra Bang­la­deş ve Bur­ma sı­nı­rın­da, Öz­be­kis­tan Kır­gı­zis­tan ve Af­ga­nis­tan sı­nı­rın­da, BA­E Um­man sı­nı­rın­da, Fas Ce­za­yir sı­nı­rın­da, Bots­wa­na ise Zim­bab­ve sı­nı­rın­da yüz­ler­ce, hat­ta bin­ler­ce ki­lo­met­re du­var ör­dü/örü­yor. Ku­veyt, Irak sı­nı­rın­da 1991’de BM ta­ra­fın­dan örü­len du­va­rı da­ha da tah­kim edi­yor. AB, Fas’ta­ki İs­pan­yol şe­hir­le­ri Sep­te ve Me­lil­la’nın ar­dın­dan ye­ni du­var pro­je­le­ri­ne de ma­li des­tek ver­me­ye ha­zır­la­nı­yor. Tür­ki­ye’nin Ku­zey Irak, Rus­ya’nın Çe­çe­nis­tan, Pa­kis­tan’ın Af­ga­nis­tan, Tay­land’ın Ma­lez­ya, Bre­zil­ya’nın Pa­ra­gu­ay, İs­ra­il’in Lüb­nan ve Su­ri­ye sı­nı­rı­na ye­ni du­var pro­je­le­ri de gün­dem­de.

Ta­bii bü­tün bu du­var­lar bir­bi­ri­nin kop­ya­sı de­ğil; coğ­ra­fi şart­la­ra ve in­şa ede­nin mad­di du­ru­mu­na gö­re de­ği­şi­yor. Yük­sek be­ton du­var­lar ve­ya elek­trik­li çit­le­rin ya­nın­da de­rin hen­dek­ler, ge­niş gi­ri­şi ya­sak böl­ge­ler, ma­yın­lar, gö­zet­le­me ku­le­le­ri, ka­me­ra­lar, as­ke­rî dev­ri­ye­ler ve ile­ri tek­no­lo­ji mah­su­lü di­ğer sis­tem­ler de boy gös­te­re­bi­li­yor. Bu­gü­ne ka­dar bu du­var­la­ra yak­la­şan ve­ya aş­ma­ya ça­lı­şan bin­ler­ce ki­şi­nin öl­dü­rül­dü­ğü­nü de be­lirt­mek ge­re­kir.

Prob­lem­le­re ka­lı­cı ve ye­rin­de çö­züm­ler bul­mak ye­ri­ne da­ha ko­lay ola­nı, ya­ni on­la­rı öte­le­me­yi ve gü­nü kur­tar­ma­yı sağ­la­yan du­var­lar, he­nüz ye­ni ye­ni ta­mam­lan­dık­la­rı ve­ya in­şa­la­rı de­vam et­ti­ği için sah­te bir gü­ven­lik duy­gu­su uyan­dı­rı­yor. An­cak mo­dern du­var­la­rın, ka­dim dö­nem­de­ki ben­zer­le­ri­nin akı­be­ti­ni pay­la­şa­ca­ğı aşi­kâr. Zi­ra o aşı­la­maz zan­ne­di­len du­var­lar da gün gel­miş ya çev­re­sin­den do­la­nan ya da za­yıf nok­ta­la­rı bu­lan is­ti­la­cı­lar ta­ra­fın­dan ge­çil­miş­ti; tıp­kı ba­rış sü­re­cin­de te­rö­rist sız­ma­la­rı­na kar­şı Gaz­ze çev­re­sin­de in­şa edi­len ve el-Ak­sa İn­ti­fa­da­sı’nın ar­dın­dan da­ha da tah­kim edi­len du­var­la­rın, bu­gün Kas­sam fü­ze­le­ri, ha­van top­la­rı, ye­ral­tı tü­nel­le­ri gi­bi ge­liş­ti­ri­len fark­lı tak­tik­ler­le aşıl­ma­sı gi­bi. Ko­ru­mak­tan zi­ya­de ayı­ran, tec­rit eden bu du­var­lar, ge­liş­ti­ri­le­cek ye­ni yön­tem ve ro­ta­lar­la an­lam ve iş­lev­le­ri­ni kay­bet­me­ye mah­kum ol­sa­lar da, sı­nı­ra ya­kın böl­ge­ler­de ya­şa­yan si­vil­le­rin ha­yat­la­rı­nı zor­laş­tı­ra­cak­la­rı, ye­rel eko­no­mi­le­ri al­tüst ede­cek­le­ri, kar­deş halk­la­rı ve ai­le­le­ri da­ha da par­ça­la­ya­cak­la­rı ve ye­ni mağ­du­ri­yet­le­re yol aça­cak­la­rı aşi­kâr. Özel­lik­le Bağ­dat gi­bi fark­lı­lık­la­rın bir ara­da ya­şan­dı­ğı şe­hir­ler­de örü­len ha­pis­ha­ne ta­dın­da­ki du­var­lar, za­ten iş­gal al­tın­da zor­la­şan gün­lük ha­ya­tı da­ha da çe­kil­mez kı­la­rak mez­hep­ler ara­sın­da­ki uz­laş­ma ümit­le­ri­ni büs­bü­tün kı­ra­cak gi­bi gö­rü­nü­yor.

Salt gü­ven­lik kay­gı­sıy­la in­şa edi­len an­cak ne in­sa­ni ne ah­la­ki ne de hu­ku­ki açı­dan sa­vu­nu­la­bi­lir her­han­gi yö­nü bu­lun­ma­yan bu du­var­la­rın olum­suz so­nuç­la­rı önü­müz­de­ki se­ne­ler­de da­ha net or­ta­ya çı­ka­cak­tır kuş­ku­suz. Şa­şır­tı­cı olan ise, İs­ra­il’in gü­ven­lik ge­rek­çe­siy­le Ba­tı Şe­ri­a’ya ör­mek­te ol­du­ğu du­var­la­ra sert tep­ki gös­te­ren özel­lik­le Suu­di Ara­bis­tan, İran gi­bi ül­ke­le­rin bu­gün ay­nı yol­dan git­me­le­ri. Ta­bii bu du­var­lar ara­sın­da önem­li bir fark var: Di­ğer ül­ke­ler du­var­la­rı mev­cut sı­nır­lar­dan ge­çi­rir­ken; İs­ra­il Ya­hu­di yer­le­şim­ler, ve­rim­li ara­zi­ler, su kay­nak­la­rı ve stra­te­jik nok­ta­lar üze­rin­de­ki hâ­ki­mi­ye­ti­ni sağ­lam­laş­tı­ra­cak ve fii­lî sı­nır­la­rı çi­ze­cek şe­kil­de ço­ğu yer­de ateş­kes hat­tın­dan 200 m ila 20 km Fi­lis­tin top­rak­la­rı içe­ri­si­ne gi­re­rek du­var­la­rı örü­yor. Bu önem­li far­ka rağ­men, ha­li­ha­zır­da ken­di­si gi­bi Müs­lü­man olan kom­şu ül­ke sı­nı­rı­na du­var ören dev­let­le­rin, bun­dan böy­le İs­ra­il’in in­şa et­ti­ği du­var­la­ra iti­raz hak­kı kal­mı­yor. Zi­ra gü­ven­lik için du­var in­şa­sı­nın “meş­ru” bir ge­rek­çe ol­du­ğu­nu ar­tık ken­di­le­ri de ka­bul edi­yor­lar.

Geç­ti­ği­miz ay­lar­da Tür­ki­ye’nin de Irak sı­nı­rı­na du­var in­şa ede­ce­ği iddiası ba­sın­da yer al­dı. Uzun­lu­ğu 473 km ol­ma­sı plan­la­nan du­var­lar, coğ­ra­fi şart­la­ra gö­re ki­mi yer­de be­ton ki­mi yer­de elek­tro­nik ve ter­mal ola­cak, ka­me­ra­lar­la da des­tek­le­ne­cek­miş. “PKK’ya kar­şı mü­ca­de­le” ge­rek­çe­siy­le meş­ru­laş­tı­rıl­ma­ya ça­lı­şı­lan bu pla­nın ha­ya­ta geç­me­si du­rumun­da, Ku­zey Irak ile ara­mız­da­ki mev­cut gö­rün­mez du­var­lar bu kez gö­rü­nür kı­lı­na­cak. Asırlarca bir arada yaşayan halkları duvarlarla ayırmak, ancak tarihî derinlikten yoksun bir zihniyetin ürünü olabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder