26 Haziran 2018 Salı

KATEHON: RUSYA, SURİYE POLİTİKASININ DİNAMİKLERİNİ YİTİRDİ





The Katehon, 22.6.2018 [The Katehon, Rus Avrasyacılığının babası Aleksandr Dugin ve ekibine ait bir web sitesidir]

Tercüme: Zahide Tuba Kor

NOT: Lütfen kaynak göstermeden tercümenin bir kısmını veya tamamını kullanmayınız, alıntılamayınız, yayınlamayınız.

Blogda yer alan 750 küsur içeriğe http://ortadogugunlugu.blogspot.com.tr/2018/01/bu-blogda-neler-var.html linkinden toplu olarak ulaşabilirsiniz.

Suriye’de askeri ve askeri-siyasi gidişatın hâlihazırdaki duraksaması belki de tarihe “futbol ateşkesi” adıyla geçecek.
En azından, teröristlerin işgali altındaki Suriye toprak parçası Deraa’yı kurtarmak için çoktan başlayan harekât askıya alınmış durumda. Bilinmeyen nedenlerle Moskova, Şam’ı destekleyen Hizbullah hareketi destekçilerinden ve İranlı birlikler ile İran yanlısı savaşçılardan geri çekilmelerini istedi. Bu, İran’ın hoşnutsuzluğuna ve Tahran-Moskova ilişkilerinde gözle görünür bir soğukluğa yol açtı. Ancak bu savaşçılardan bazıları Suriye hükümet birlikleri içinde yer alıyor.
Bu arada, genel olarak Suriye konusunda Moskova ve Şam’ı sürekli ve aktif şekilde sıkıştırıp duran Amerikalılar, [güneybatıdaki] Deraa sözkonusu olduğunda saldırıyı durdurma talebini kestiler. Bu arada Suriye’nin işgal altındaki toprakları olan [Irak-Suriye-Ürdün sınırının kesişim noktasında bulunan] Tenef çevresindeki Efrat’ta ve Kürtler hesabına Türkiye’yle karşı karşıya geldikleri kuzeydoğuda kendilerini güvence altına aldılar. Bu durum zaten pek kalıcı gözükmeyen Rusya, İran ve Türkiye ittifakına bir darbe daha vurmuş oldu.

“Büyük futbol ateşkesi”
Bu noktada işler değişiyor, eşzamanlı olarak Suriye’yi açıkça parçalara ayırırlarken. Son dönemde birçok gözlemci, Rusya’nın karmaşık Suriye politikasında ivme kaybettiği, kendi çıkarları pahasına ABD ve İsrail’le bir kez daha iyi ilişkiler kurmaya çalıştığı hissiyatında.
Bazı gözlemciler, bu gidişatın İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun 9 Mayıs’taki Moskova ziyaretiyle bağlantılı olduğu kanaatindeler. Uzmanlara göre ziyaret sırasında, kapsamlı bir çatışma halinde İsrail’in kuvvet kullanmaması karşılığında, Rusya’nın da İran’ı İsrail-Suriye sınırından askeri birliklerini geri çekmeye ikna etmesi konusunda bir anlaşmaya varıldı. Tel Aviv, ABD’nin de katılacağı -ve bu durumda Rusya’nın da müdahale etmek durumda kalacağı- Beşşar Esed’e karşı ciddi bir savaş başlatmakla tehdit ediyor. Muhtemel bir Rus müdahalesi, Moskova’yı sadece İsrail ve ABD’yle değil, aynı zamanda dünya çapında bir bankerler ağıyla veya derin devletle de kapsamlı bir savaşa sürükleyecektir. Rusya bu türden bir savaşa henüz hazır değil.
Rus liderliğine bir “şeker” olarak Dünya Kupası’nı barışçıl bir ortamda düzenlemesi için teminatlar verildi.
Durumun gerek Rusya gerekse Suriye ve İran için olumlu şekilde gelişmesi mümkün görünmüyor. Büyük ihtimalle çatışma dondurulacak. Bu en iyi ihtimal. En kötüsü ise Amerikan öncülüğündeki koalisyonun, kontrolü altındaki bölgeleri genişletmeye kalkışması olacak. Bazı provokasyonlar olabilir. Mesela Deraa vilayetinde Nusra Cephesi tarafından kimyasal silahların kullanımı kışkırtılmaya kalkışılabilir; bu durumda Amerikalılar Suriye hükümet ordusunu vuracaklardır.
Bu, gelecekte yeniden vuku bulabilir. Ortada sadece birkaç olumlu öngörü var. En aktif ve savaşma kapasitesi en iyi silahlı grupları bastırmaksızın siyasi bir sürecin işlemesi imkânsızdır. Bu besbelli. Ama henüz ufukta görünmüyor.
Görünen o ki Rus siyasiler, Suriye konusunda aynı anda elde etmeleri imkânsız iki alternatife birden oynuyorlar: bir taraftan Suriye’de kendi milli devlet çıkarlarını korumaya, diğer taraftan Batı’yla dost olmaya çalışıyorlar. Ancak bunun işe yaraması mümkün gözükmüyor.



1 yorum: