SURİYE’DE CESUR
AMERİKALILARLA BULUŞMA
David
Ignatius (Washington Post gazetesi köşe yazarı, ödüllü
gazeteci ve kitapları en çok satanlar listesinde yer alan casusluk romanı
yazarı)
Washington Post,
3.7.2017
Tercüme: Zahide Tuba Kor
Tabka/Suriye
Amerikan Bağımsızlık Günü’nün
yıldönümünde, siyasi hayatımızın dili, kurucularımızı belki utandırıcı türden
olabilir, ama geçen hafta Suriye’de karşılaştığım bazı cesur Amerikalı askerler
ve sivillerle bizi gururlandıracak türden bazı enstantaneleri size sunmak
istiyorum.
Oklahoma’dan gelen sakallı bir
kıdemli başçavuşla başlayalım. (...)
(...)
(...) O, İslam Devleti’ni
başkenti Rakka’dan çıkaran Kürtlerin öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri
(SDG)’ne danışmanlık yapan, İD çekildikten sonra güvenliği sağlayacak ayrı bir
emniyet gücünü eğiten ve su, elektrik, okul ve diğer hizmetlerin altyapısını
yeniden inşa edecek yerel sivil konseyleri destekleyen Özel Harekât
Birliklerinin bir parçası. Suriye’de görev yapan 500 kişilik Amerikan Özel
Harekât Birliğinde hizmet veriyor.
(...)
Suriye misyonu çoğunlukla gizli
tutulmakta olup Amerikan kamuoyu bu konuda çok az şey görüyor ve biliyor. Ama ismi
gizli tutulan bu savaşçılar bugüne kadar herhangi bir yerde karşılaştığım
askerlerin en iyisi. Şehirlerdeki ileri karakollarda ve kırsaldaki birkaç basit
askeri üste sefalet içinde yaşıyorlar. Suriyeli ortaklarıyla [Z.T.K. PYD’yi
kastediyor] birlikte çalışarak geçtiğimiz 20 yılda Amerikan birliklerinin
yeterince tecrübe edemediği bir şeyi başarıyorlar: Onlar kazanıyorlar.
İD çöktükten sonra Rakka ve
civar şehirleri koruyacak Suriyeli emniyet güçlerini eğiten bir Özel Harekât
komutanı diyor ki “Dünyadaki en iyi savaşçı [ölmeye değil] evine dönmeye
çalışandır”. Her iki haftada bir 250 kişiyi eğitimden geçirmeyi planlıyor ki
böylece işin sonunda 3500-5000 arasında bir güç kurabilsin. Verilen eğitim
oldukça temel bir eğitim. (...)
Karşılaştığım her asker gibi
kıdemli başçavuş, görevini tutkuyla ifa ediyor. Tabka’da kaç İD savaşçısının
öldürüldüğünü sordum. “Yeteri kadar değil” cevabını verdi. (...)
Bu askerler görevlerini
bitirdiklerinde oldukça basit olan kamplara geri dönüyorlar. Burada [Bağdat’taki
gibi] üç ayrı girişi olan “Yeşil Bölge” işgal hayatı yok.(...)
Bu elit birlikler Amerikan
ordusunun gururu. Benim gördüklerim misyonun “eğit-yardım et” kısmına aitti.
Ama Özel Harekât Birliklerinin bir de son derece gizli bir birimi var ki
bunların görevi, radikalleri yakalayıp öldürmek. (...)
Burada gördüğüm her Amerikalı,
kahraman bir asker değildi. Sivillerin üstlendiği acil durum yardım birimi de
var (...)
(…)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder