RUSYA YARALI, AMA
HALA ISIRABİLİR DURUMDA
David Ignatius (Washington Post gazetesi köşe yazarı, ödüllü gazeteci ve kitapları en
çok satanlar listesinde yer alan casusluk romanı yazarı)
Washington Post,
3.11.2016
Tercüme: Zahide
Tuba Kor
Başkanlık
seçimlerini kim kazanırsa kazansın Putin liderliği altında risk alıcı adımlar
atması Amerikalı uzmanları giderek endişelendiren, iddialı ve incinmiş bir
Rusya ile yüzleşecek.
Bugünün saldırgan
ve dik başlı Rusya’sı aslında bir paradoks sunuyor: Birçok ölçüt bakımından
Rusya, inişe geçmiş, ekonomisi düşüşte, teknolojik temeli gelişmemiş ve nüfuzu
azalan bir ülke. Yolsuzluk neredeyse her sektörü sarmış durumda. SSCB’nin
çöküşü hala kapanmamış bir yara ve birçok Rus, ABD’yi o dönemde bundan istifade
etmekle suçluyor.
Ancak içeride zayıf
durumdaki Rusya bir sokak dövüşçüsü ukalalığında. Amerikan gücünü küçümseyerek
Suriye, Ukrayna ve siber alanda savaş veriyor. (…)
Ulusal Çıkar
Merkezi Başkanı Dimitri Simes’e göre, “Putin’in risk alma tanımı, daha fazla
cüretkârlık ve Amerika’yı nasıl etkileyeceğini daha az dikkate alma yönünde
ilerliyor. Putin her ne adım atarsa atsın, karşılığında ABD’nin olumlu
teşviklerinin neredeyse olmayacağını ve cezalarının da asgari düzeyde
kalacağını düşünüyor.”
Yeni başkanın
doğrudan askeri çatışmaya girmeden Rus davranışlarını nasıl değiştireceğini
değerlendirmesi lazım. (…)
Gelecekteki
Amerikan stratejisi, Putin’in Kremlin’inin dünyayı nasıl gördüğü iyice
anlaşılarak şekillendirilmeli. Bazı Rus uzmanlar tedirgin edici uyarılarda
bulunuyorlar. Moskova kendisini, onlarca yıllık Amerikan hegemonyasının
ardından direnişe geçen yaralı taraf olarak görüyor. Eski KGB görevlisi Putin,
Soğuk Savaş yıllarında geliştirilmiş gizli çökertme ve istihbarat
operasyonlarının araçlarını yeniden ABD’ye karşı döndürdü.
War on the Rocks web sitesindeki “Ruslar, bizim Soğuk Savaş’taki oyun kitabımızı okudular”
başlıklı blog yazısında James Ludes şöyle yazmış: “Eldeki kanıtlar, kasımdaki
başkanlık seçimlerinde Putin’in bir adaya karşı diğerini değil, kaosu
desteklediğini gösteriyor. Putin, Amerikan siyasi sürecinin kötü görünmesini
istiyor.” Ludes’un iddiasına göre, Moskova’nın yeni propaganda konuları
arasında Amerikan yönetiminin istihbari izlemeleri, elitlerin istifade ettiği
siyasi yozlaşma ve hile karışmış seçimler var.
Rusya’nın
stratejisi “hibrid savaş” olarak niteleniyor; ancak tarihçi Angus E.
Goldberg’in Small Wars Journal’da ortaya attığı daha iyi bir kavram,
“sınırsızlık” veya “her şey mübah” anlamına gelen Rusça “besepredal” kelimesi.
Bu kelime, Putin Rusya’sında zenginleşen yozlaşmış oligarkların davranışlarını
açıklamak için sıklıkla kullanılmakta.
Moskova’nın yeni
silahları, açık ve örtülü, sert ve yumuşak güç yelpazasi içinde değişiyor.
Goldberg diyor ki: “Bunları bütüncül, tutarlı bir sistem olarak bir araya
getiren şey, Rusya Federasyonu’nun hiçbir kısıtlama olmaksızın uygulama
istekliliği.”
Putin’in kendisi
alışılmadık bir şahsi özellikler kombinasyonu. Kolombiya Üniversitesi’nde Rus
uzmanı Stephen Sestanovich diyor ki “Putin duygusal, dik başlı ve hatta fevri
olabilir.” Ancak o da ölçüp biçmekte. “Rusların bir özdeyişi vardır: Yedi
defada ölçüp biç, bir kerede kes. Putin de bu tür bir dikkatli tip.”
Geçtiğimiz birkaç
yılda Putin’in risk tahammülü açıkça arttı. Sestanovich şuna dikkat çekiyor:
“Soğuk Savaş tarihi boyunca Suriye’ye müdahale tarzı uzaktan bir işe
kalkışmadılar.” Moskova’nın hesabına göre “Tehlikeli bir geri tepme riski
eskisine kıyasla çok daha az.”
Putin’in
davranışları, iç halkasında askeri ve istihbarat yetkililerinin giderek
artmasıyla şekilleniyor. Tıpkı Putin gibi onlar da ABD’ye karşı kin güden eski
Soğuk Savaş kurtları. Önemli pozisyondaki bir Rus, kısa süre evvel Simes’e
Kremlin’dekilerin dünya görüşünü anlatmış: “Kuşatılmış durumdayız. ABD bizi yok
etmek istiyor. Anladıkları tek dil güç.”
(…) Birçok uzman,
Trump’ın uzlaşmacı sözlerinin Moskova nezdinde ABD’nin tükenişinin bir işareti
olarak okunmasından ve yeni talepleri beslemesinden korkuyor. Siber güvenlik
uzmanı Dmitri Alperovitch, War on the Rocks’taki bir podcast’te, eğer ki
Moskova’nın gizli müdahaleleri caydırılmazsa “küresel çapta bunu tekrar tekrar
oynamayı sürdürecek” diyor.
Clinton’ın sert
duruşu, Putin’i aşağılanmış hissettirmediği veya köşeye kıstırmadığı sürece,
Amerikan çıkarlarını korumak için daha iyi bir yol gibi görünüyor. Rusya
göründüğünden daha zayıf, ama yakın tarihte çok yara aldı ve ani ve sert
çıkışlar yapmaya son derece hazır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder